AKP GEMİSİ SU ALMAKTA
Hava oldukça soğuk , karın yağışı beklenmekte , Ankara’nın Çubuk İlçesinde bir kahvedeyim . Genelde yaşlılar var , oturduğum masada ise daha genç bir Çubuklu oturmakta . Kahvenin duvarında ‘’ Dönmeyi Düşünmediler ‘’ yazısı altında sayabildiğim elli dokuz Çubuklu terör
Şehidinin resimleri var. Kara Pilot Üsteğmen Bülent Öztürk ile başlayıp Çubuk – Akkuzulu Jandarma Er Yüksel Tuzcu’ya kadar tam elli
dokuz Şehit.
AKP iktidarının siyasal rant uğruna çözün süreci adı altında tezgahlayıp , hiç bir şeyden haberi olmayan halka sunduğu , gerçekte ülkenin bölünmez bütünlüğüne darbe vurabilecek bu sürecin etkileri daha şimdiden görülmekte . Başta Hakkari , Cizre olmak üzere
Türk bayrağı yerine Kürt bayrağı adı altında paçavraların asılabildiği , yüzü maskeli bölücü örgüt mensuplarının yol kesip , hüviyet sorduğu , Devlet otoritesinin neredeyse sıfırlandığı bu bölgelerde ‘’ Aman çözüm süreci kesintiye uğramasın , siz hiçbir şekilde silahlı müdahalede bulunmayın ‘’ diyerek askerin elini kolunu bağlayan , onu kışlasına hapseden , bayrağına dahi sahip çıkamaz hale getiren bir iktidar
ve bütün bunları ülkede her şey yolunda gibi onca Şehidine rağmen sessiz ve duyarsız biçimde seyreden sözde milli irade .
Ülke tarihinde görülmemiş ; bölücü eşkıya karşınında takınılan, devlet vasfından uzak davranışın şimdiden Suriye’nin kuzeyinde olduğu gibi önce kantonlara ayrılıp sonra da Osmanlı’da da eyalet sistemi vardı . Bölgenin adı bilinenin aksine - Kürdistan eyaleti değil ; Diyâr-ı Bekr eyaletiydi , şimdi de olsa ne olur bahanesiyle Osmanlı’nın bu eyaleti önce Özerk Kürdistan bölgesi ilanı ve sonra da ‘’ Bakın Analar artık ağlamıyor ‘’ masalı altında Büyük Kürdistan’ın Kuzey özerk bölgesi adı altında Irak’ın kuzeyinde kurulan Kürdistan devletine ilhak edilecektir. ABD’nin dost ve müttefiki olarak şiddetle desteklediği bu oluşumun Kürt ayrılıkçıları Cumhuriyet tarihinde yirmi sekiz isyanla elde edemediklerini bu iktidar döneminde almış olacaklar. Eğer bunun aksine bir durum mevcutsa AKP iktidarının çözüm süreci ile siyasi rant adına elde edecekleri bir kaç oy uğruna ayrılıkçı terör örgütü liderine ne gibi tavizlerde bulunacaklarını / bulunduklarını açıklamaları gerekir. Vergi veren vatandaşın öğrenmesi en tabi hakkı olan bu tip soruları ‘’ bunlar çözüm istemiyor , bunlar çözüm sürecine karşı bahaneleriyle atlatılamaz. Kimse ülkenin birlik ve beraberlik içinde , gelirin hakça dağıtıldığı , mükellefiyetlerin eşit şekilde yerine getirildiği , halkın ana dilini özgürce kullandığı , resmi dilin tek dil olarak kullanıldığı , hukukun hakim olduğu , silahlardan arınmış bir çözüm sürecine hayır demez.
Masamdaki adam oldukça kızgın ,pazardan , çarşıdan haberleri yok , varsa yoksa yandaşa çalışıyorlar. Çıkın pazara bir milyonun altında bir şey bulabilecek misiniz ? Bazlamanın tanesi bir milyon , gözleme dahi iki milyon . Asgari ücrete Çay yoluna gidiyorum , iş var
ama sen eşek olduktan sonra sana semer vuran çok olur misali boğaz tokluğuna çalıştırıyorlar …..Yol parası yok , yemek parası yok . İstersen çalışma şimdi de Suriyeli işçileri bize karşı kullanıyorlar .
Tepki büyük , kahvede bu serzenişi duymayan yok gibi , arada sırada konuşmaya çaycı da katılıyor. O da şikayetçi . Kahvede oturanların neredeyse tamamı şikayetçi ; emeklisi , asgari ücretlisi işsizi , iş bulup da boğaz tokluğuna çalışanı , herkes şikayetçi ama sonunda bir alternatif parti arayışı içinde olunmasına rağmen , dertlerine çare bulacak bir parti bulamıyorlar. Çözüm bende diye ortaya çıkan CHP daha İstanbul’un ilçesi Şişli’de bile bir çözüm bulamamış .
Ülkemiz , 17-25 Aralık 2013’de tarihinin en büyük yolsuzluk olayının ortaya çıkışına kadar müştereken yönetilirken ; sonradan Esad’ın Esed oluvermesi gibi , paralel yapı adı altında yaratılan günah keçesi ile uğraşan bu iktidar ile gerek siyasi , gerekse sosyal ve gerekse ekonomik yönden sadece ısmarlama rakamların kağıt üstündeki refah seviyesinden başka bir yere gidemedi. TUİK’in dış bağımsız denetimden uzak rakamları hiçbir zaman cep delik , cepkeni delik vatandaşın gerçek yaşantısını aksettiremedi.
Suskun yığınlar artık kahve köşelerinde; senelerce iktidar tarafından kullanılan sonra da düşman ilan edilen paralel yapı mağdurlarının da yoğun propagandaları ile mevcut iktidarı ve onu yönetenleri sorgulamaya başladı. Bu seçimler başka seçimlere benzemeyecek .
Saygılarımla,