TERÖR VE MAĞDURU
‘’ Bu namert eller demokrasi mücadelesine inanmayan bu karanlık zihniyetler, bunlara ne dersek deyiniz, bu teröristler, bu ayrımcı güçler sandıkta meselelerini halledemeyeceğini anlayanlar ancak bu yollarla netice alacaklarını zannediyorlar. Şunu özellikle bilmelerini istiyoruz, biz bu yola merhum Menderes'in ifade ettiği gibi kefenimizi giyerek çıktık"
Bir taraftan Kürt veya demokratik açılım diyecek, devleti bölücü başı ile masaya oturtacak, Kandil’den inen teröristlerin davul , zurna ile karşılanmasına göz yumacak, onların ayağına kadar hakim ve savcıları göndererek salıverilmeleri sağlayacak , ülkeyi bölmeye yönelik Kürt açılımına karşı çıkanlara adres olarak Silivri’yi gösterecek , 1 Mayıs gösterilerinde otuz bin güvenlik gücüne rağmen Taksim’deki Atatürk heykelinin yüzüne bölücü başı resmi ve bölücü paçavrasının asılmasına göz yumacak , dağda yıllarca teröristle mücadele edenleri , gerçekten ne ile suçlandıklarını belirtilmeden gizli tanık ve ihbar mektupları ile tutuklanmalarına ses çıkartmak bir yana Milletin savcısıyım diye olaya müdahil olacaksın sonra da kalkıp kefen edebiyatı yapacak , mağduru oynayarak halkın temiz hislerini sömürerek iktidarının devamını sağlayacaksın. Bu oyun tutar mı ? Halkının yüzde 61 ‘inin ilkokul mezunu ve eğitimsiz olan bir toplumda tutar….
04. Mayıs günü ; Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Kastamonu mitingin ardından Ankara'ya dönen Başbakanlık ve Ak Parti görevlilerinin bulunduğu konvoya Ilgaz Dağı eteklerinde teröristler el bombaları ve uzun namlulu silahlarla saldırdı. Çıkan çatışmada 1 polis şehit oldu, 1 polis de yaralandı. Şehit polisimize Allah gani , gani Rahmet Eylesin.
Hain olay PKK veya başka birileri tarafından yapılmış ; olacağı ve kimi hedef alacağı daha önceden bilinen bir terör olaydır. Bu terör olayının muhatabı AKP ve Sayın Başbakan değil , doğrudan Türk Emniyet kuvvetleridir. Bu nedenle olayı Siyaset malzemesi yapmak , yeniden mağduru oynamak bilgisiz , cahil kesim dışında kimseyi etkilemez . Açıklayalım :
1- Yandaş Taraf gazetesinin emniyet kökenli yazarı Emre Uslu 27.04.2007 yani olaydan tam bir hafta önce gazetesinde ‘’ Kontrolsüz PKK GRUPLARI Karadeniz’de eylem yapabilir .’’ Başlıklı yazısında : PKK içinde özellikle bir kanat –ki bunların Türkiye’deki derin yapılarla ilişkisi olduğu iddia ediliyor- seçimler öncesinde Öcalan’a rağmen eylem yapabilir. Hatta bu eylemlerin Karadeniz Bölgesi’nde olabileceği ve amacının da Karadeniz’deki milliyetçi kesimleri harekete geçirmek olduğu ifade ediliyor. Bu noktada ikinci bir Reşadiye vakası yaşanabileceğini de belirtenler var. Bir başka yoruma göre PKK saldırısı eğer olursa Karadeniz’de polis birimlerine karşı olabilir. Çünkü diyor bu görüşü ileri sürenler, Öcalan ve Karayılan özellikle son demeçlerinde polisi hedef gösteriyor ve asker ve MİT ile anlaştıklarını ima ediyor.’’
Darbe planlarından tanıdığımız bu gazetenin yazarının bu bilgilere ulaşması son derece doğal , bölgede olay olacak ve bu olay polis birimlerine karşı olacak. Açıkça Sayın Başbakan sizin ve AKP parti teşkilatının endişelenmesine gerek yok demekte.
2-Gerçekten olay sonrası saldırıyla ilgili olarak Kastamonu Valisi Erdoğan Bektaş 05.05 tarihinde , önemli açıklamalar yaptı. "Doğrudan Başbakan’ın Konvoyunu Hedef Almıyor". Eylemin daha önceden bölgede görüntülenen 5-6 kişilik terörist grup tarafından üstlenildiğini söyleyen Bektaş, saldırının doğrudan Başbakan Erdoğan’ın konvoyunu hedef almadığını belirtti.
Kastamonu Valisi Erdoğan Bektaş, "Ilgaz’da olan bir terör olayıdır. Son haftalarda sık sık gündeme geldiği gibi terör örgütünün Karadeniz açılımı çerçevesinde Giresun, Ordu, Sinop Boyabat ve yavaş yavaş Kastamonu’ya ulaşan bir hareketlenme olduğunu biz de biliyorduk." dedi. "Polise Karşı Bir Eylem"
Bektaş şöyle konuştu: "Bize ulaşan bilgiler ve bizim değerlendirmemize göre 5 ya da 6 kişilik bir grup Sinop, Çorum ve Kastamonu’da muhtelif yerlerde görüntüleniyor. Bütün bunlar aynı grup. Geçen günlerde Boyabat’ta bir eyleme teşebbüs ettiler. Dünkü eylemi de aynı grubun üstlendiğini biliyoruz. Dünkü eylemin kamuoyuna, basına, medyaya hep ’Başbakan’ın konvoyuna saldırı’ şeklinde yansıdığını biliyoruz. Ama bizim değerlendirmemiz; o olayın Başbakan’ın konvoyu niyeti ve bilgisiyle olmadığı şeklinde. Biz bu grubun hareketlenmelerinden ve niyetinden ve amacından haberdardık. Grubun esasta hedefi bölgede sesini duyurmak, polise karşı bir eylem."
3- Taraf gazetesinin emniyet kökenli muhabirinin bir hafta önceden bildiği ve Kastamonu valisinin açıklamasıyla bire bir örtüşen; olayın polise karşı eylem olduğunun bilinmesine rağmen Sayın Başbakan ısrarla saldırının kendileri için planlanmış olduğunu vurgulayarak "Seçim öncesi böyle demokratik olmayan yollara terör örgütünün tevessül edeceğini zaten biliyorduk. Buna yönelik olarak belli tedbirler alınıyor ama tedbirler de sınırlı, sınırsız bir tedbir söz konusu değil, bir yere kadar alabiliyorsunuz. Özellikle partimize karşı şu anda bölücü terör örgütünün takındığı tavırlar ortada. ‘’ "Vali Bektaş'ın açıklamasıyla neyi amaçladığını bilemedim. Açıklama yapmasına gerek yok. Güzergah o zaten, o güzergahtan gidiyordu. Saldırıyı terör örgütü PKK'nın üstlendi. Yöntem de terör örgütünün yöntemi." dedi.
Yandaş basın bir tarafa, Devletin Başbakanı ile her an merkeze alınmaya namzet iktidarın Kastamonu valisinin çelişkili ifadeleri . Kime inanacaksın , bir taraftan devletin şerefli emniyet görevlisi Şehit edilmiş , diğer taraftan olayın siyaset malzemesi yapılma gayretkeşliği.
4- Ellerini kollarını sallayarak dolaşan, aralarında rahatça şifreye gerek duymadan telsiz konuşması yapan bu olayın faillerinin mutlaka bulunması ve cezalandırılması gerekmekte , Diğer taraftan bu konunun uzmanları PKK’lı hainlerin telsizle açık , açık konuşmasını terörün mantığına aykırı bulmakta. Saygı Öztürk’e göre basına servis edilen telsiz konuşmalarında , teröristin , eylem yerini bildirmesi , ‘’ Zaten Hedef Artık AKP ‘dir . İfadelerini kullanmaları maksatlı bulunmakta. Uzmana göre, terörist faaliyetlerde kesinlikle bütün konuşmalar şifreli yapılır ve güvenlik güçleri tarafından şifreler çözülür. Bu nedenle PKK itiraf etse dahi faillerin MUTLAKA bir an önce yakalanıp gerçeğin ortaya çıkartılması gerekiyor.
Saygılarımla,
