TELETAŞ ( II )
1984 Yılı Temmuzu , Lisans yapılacak firma ITT BTMC olarak seçilmiş ve lisans anlaşması , ikmal sözleşmesi ve PTT ile aynı firma arasında yapılacak olan ön alım anlaşması nihai hale ve imzaya hazır duruma getirilmişti. Konumuz yabancı ortağa yüzde 19
hisse verilmesi gerekirken ; yüzde 39 hisse verilerek ‘’ Sarı Öküzü neden feda ettiğimizdir ‘’
Sayın Fikret Yücel’den : ‘’ İmza merasiminden önce , o sabah erken saatte , ki biz o tarihlerde TELETAŞ’ta saat 7:30 ‘da mesaiye başlıyorduk , ofisime geldiğimden çok kısa bir süre sonra Servet Paşa’nın benimle görüşmek istediğini haber verdiler . Hemen odama girdi ve heyecanlı bir şekilde bir gün önce Başbakanlıktan bir mesaj aldığını , bugün imzalanacak olan lisans anlaşması , ikmal sözleşmesi ve önalım anlaşmalarının tasdik edilebilmesi için yabancı ortağa en az yüzde 39 pay vermemiz istendiğini ifade etti. Aksi halde ,
bundan sonraki gelişmeler için kapıların kapatılması söz konusu idi. ‘’ Başbakan Turgut Özal , Cumhurbaşkanı Kenan Evren , Ulaştırma Bakanı Veysel Atasoy ve PTT Genel Müdürü Servet Bilgi Paşa. Bu isimleri hatırınızda iyi tutun ki Türkiye’ye çağ atlatan , Dünya Telekomünikasyon devi olmaya namzet TELETAŞ’ı kimlerin yok ettiğini anlayın.
…..Bu talimat neticesinde PTT , yüzde 49 olan hissesini yüzde 40 ‘a , Biriktirme Yardım Sandığı Yüzde 26 olan hissesini yüzde 8’e ,
STFA yüzde 13’ten yüzde 7’ye , Vakıflar Bankası yüzde 10’dan yüzde 5’e , Ray Sigorta’da yüzde 2’den yüzde 1 ‘e indirerek BTMC’nin yüzde 39 hisseye ulaşmasına yardımcı oluyorlardı.
Hisse fiyatının tespiti ile TELETAŞ’ın doğal olarak bir ilgisinin olmamasına rağmen , Ankara’ya DPT’ye giderek uzman Aynur Ataklı ile
bizzat görüşerek , bize bir fiyat vermesi ricasında bulundum. Mevcut Bilanço ve Kar / Zarar tablolarına bakarak , henüz SPK’nın ve İMKB’nin olmadığı yıllarda Devlet bize valla 500 TL’ye satabilirseniz sizin için iyidir dedi.
Bir DPT düşünün ve henüz şirketin ‘’ going concern valuation ‘’ değerinden bihaber. Buna goodwill diyoruz ama bu kavram daha dar olarak kullanılıyor. Neyse iş yabancı ortak ile pazarlık yapılarak ; PTT ve Biriktirme Yardım Sandığı olarak ortakların hakları en iyi şekilde korunmuştur.
Başta Sistem 12 Sayısal Santralı olmak üzere , PCM cihazları , 140 Mb/ s R/L sistemi , Venture, Hitit telefon makineleri , fiber optik hat cihazı , Cuma üretim toplantılarından kalma VLSI fizibilite raporunu hala muhafaza etmekteyim . Ülkemizi uzay çağına taşıyabilecek kapasitede Yüzlerce çeşit telekomünikasyon cihazı üretimi , ihracı ile TELETAŞ artık dünyada korkulacak boyuta gelmiştir.
TELETAŞ ; PTT – Arla’nın Anonim Şirket haline getirilmesi ile zaten özelleştirilmişti. 2300 kadar personelin 300 kadarı Arla’dan geçmiş diğerleri ise özel sektörden gelmişti. TELETAŞ kurulduğu yıldan itibaren kâr edebilen ender şirketlerden biriydi. Şirketin kar-zarar tablosunu Sayın Genel Müdür’e takdim ettiğimde karın yüksek olduğundan tedirginlik duymuştu . Çünkü olacakları hissediyordu.
Kârı düşürmeye karar verdim . O yıllarda PTT ödemelerini çok geç yapıyordu , bu nedenle şirket karlı görünse de finansman sıkıntısı
çekiyorduk. Kârı düşürmek için PTT’nin sene sonundaki 700 nin TL civarındaki satışını muhasebeleştirmedim. Şirket mali
kayıtlarını PTT adına Muhasebe Daire Başkanı M. Şener OĞUZ ( Baş Denetçi ) , Şevki Devellioğlu , Halil Say ve Bell Telephone adına da Arthur Anderson Şirketinden Nejat Yalım ve F.Powis denetliyordu. Şener OĞUZ elinde 700 bin TL’lik dekont ile çıkageldi .Sen karı düşük gösteriyor muşsun ? Şener OĞUZ gerçekten son derece anlayışlı , milliyetçi bir kişiliğe sahipti , izah ettim Kabul etti. Şirket Disiplin kurulunun iş akdini sonlandırdığı muhasebe şefimiz bizi ihbar etmişti.
Teletaş’ın sonunu getirmek görevi Rahmetli Özal tarafından Polonya asıllı prenslerinden Cengiz İsrafil’e verilmişti. ‘’ Sen Özelleştirmeye
karşı mısın ? ‘’ PTT hisseleri Özelleştirme görevini yüklenen Konut Fonu ve Kamu Ortaklığı İdaresine devredildi. Böylece Süleyman Yaşar ile de tanışmak fırsatımız doğdu.
Şirketin hisse senetleri dört guruba ayrıldı :
B Grubu Kamu Ortaklığı ve Konut Fonu ( % 18 ) , PTT Biriktirme Yardım Sandığı ( % 8 ) , Vakıflar Bankası ( % 5 ) , Ray
Sigorta ( % 1 ) , STFA ( % 7 ) :
Bunların payı yüzde 39 idi.
A Grubu hisseleri Alcatel BTMC Yüzde 39 idi.
C G rubu halka arz edilecek olan yüzde 22’lik pay idi .
C Grubu hisselerden tek bir hisse ALTIN HİSSE olarak anılıyor ve D Grubu hisseyi temsil ediyordu . Altın Hisse Devlete aitti.
Yüzde 22’lik hissenin halka arzı ile birlikte TELETAŞ halka açık anonim şirket olarak Türkiye’de özelleştirmenin kapısını açacak , AKP iktidarının da 13 yıllık dönemde 50.5 milyar , toplamda 62 milyar dolarlık ; Devletin en güzide ve karlı şirketlerinin babalar gibi satışının önünü açacaktı.
Altın Hisse’ye ne oldu derseniz ? Kamu Ortaklığı İdaresinin hisseleri mevcut sermayenin yüzde 3’ünün altına indiği anda ortadan kalkacak ve adi bir C grubu hisseye dönüşecekti. Buna rağmen dönemin Başbakanı Sayın Çiller ‘in servetinin kaynağı konusunda çeşitli spekülasyonlar yapıldı .
Ben ayrıldıktan sonra 1993 yılında Kamu Ortaklığı İdaresi , STFA ve Ray Sigorta hisselerini 26 milyon dolara Alcatel’e sattılar ve
Alcatel’in hisse oranı yüzde 65’e ulaştı.
Böylece 50 . Yılını kutlayacağımız bir şerefli yaşamın sonuna gelmiş olduk.
Saygılarımla ,
Kaynak : Fikret Yücel’in Anıları